Duymer CEO'su Baz: Sosyal sorumluluk projelerine destek vererek halkımızı bilinçlendirmek istiyoruz

İzmir'de Duymer İşitme Cihazları tarafından düzenlenen 'Çocukluk Dönemi İşitme Kaybında Tanıdan Tedaviye' adlı konferansta konuşan Duymer İşitme Cihazları Yönetim Kurulu Üyesi ve CEO'su Salih Baz, "Çocuk işitme kayıplarındaki farkındalık eksikliği, tedavi veya cihazlandırma olmadığı sürece hayatlarının geri kalan döneminde sorunlara neden oluyor. Bu durumun farkında olan bir firma olarak sektörümüze ve işitme sağlığına destek vermek amacıyla yaklaşık 150 kişinin bir arada olduğu bir organizasyona ev sahipliği yapmak için toplandık. Sahip olduğumuz temsilcilik ve piyasadaki hakimiyetten dolayı da bu tür sosyal sorumluluk projelerine destek vererek halkımızı bilinçlendirmek istiyoruz" dedi.

İzmir'de Duymer İşitme Cihazları tarafından, 'Çocukluk Dönemi İşitme Kaybında Tanıdan Tedaviye' adlı konferans gerçekleştirildi. Bir otelin konferans salonunda düzenlenen ve moderatörlüğünü Türkiye Odyologlar ile Konuşma Bozuklukları Derneği Başkanı ve Hacettepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Odyoloji Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Meral Didem Türkyılmaz'ın yaptığı konferansta, işitme kaybı rahatsızlığı ve tanı sonrası tedavi süreciyle ilgili konular konuşuldu. Duymer İşitme Cihazları Yönetim Kurulu Üyesi ve CEO'su Salih Baz, "Duymer İşitme Cihazı olarak Türkiye genelinde 125 şubeye sahip, 5 tane global markanın Türkiye'de tek yetkili distribütörü olarak 500 çalışanımızla beraber işitme sağlığına ilişkin özel sektördeki en dominant temsilciyiz. Sahip olduğumuz temsilcilik ve piyasadaki hakimiyetten dolayı da bu tür sosyal sorumluluk projelerine destek vererek halkımızı bilinçlendirmek istiyoruz. 'Şimdi Farkına Var Yarına Ses Ver' sloganı ile çocuk işitme kayıplarında toplumumuzdaki farkındalık eksikliğini giderek artırmayı amaçlıyoruz" ifadelerini kullandı.

'İŞİTME SAĞLIĞINA İLİŞKİN TÜM PAYDAŞLAR BİR ARAYA GELDİ'

Etkinlikte bilimsel oturumlara yer verileceğini ve Türkiye'den Kulak Burun Boğaz ve Odyoloji alanından birçok kişiyi ağırladıklarını söyleyen Baz, "Duymer işitme cihazını kullanan hastalarımız ve özel eğitim kurumu temsilcileri de bu etkinlikte yer alıyor. Böylelikle işitme sağlığına ilişkin tüm paydaşlar bir araya geldi. Çocuk işitme kayıplarındaki farkındalık eksikliği, tedavi veya cihazlandırma olmadığı sürece hayatlarının geri kalan döneminde sorunlara neden oluyor. Bu durumun farkında olan bir firma olarak sektörümüze ve işitme sağlığına destek vermek amacıyla yaklaşık 150 kişinin bir arada olduğu bir organizasyona ev sahipliği yapmak için toplandık" açıklamalarında bulundu.

'AMACIMIZ TOPLUMSAL BİLİNCİ ARTIRABİLMEK'

İşitme sağlığına bakış açılarını geliştirilebilmek, toplumsal bilinci artırabilmek ve işitme sağlığı alanında yapılacak her türlü politika ile girişimi desteklediklerini söylemek için etkinlikte olduklarını söyleyen Hacettepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Odyoloji Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Meral Didem Türkyılmaz, "Bu toplantının sloganı da 'Şimdi Farkına Var Ve Yarına Ses Ver'. Ne kadar erken tanı ve müdahale programlarına başlarsak, o kadar çok işitme sağlığını korumaya yönelik çalışmaları da başlatmış oluruz. Devlet ve sağlık politikalarımız da zaten tüm bunları destekliyor. Odyoloklar ya da işitme sağlığı alanında çalışan profesyoneller olarak işitme sağlığı konusunda farkındalığın artırılması, işitme kaybının önlenmesi veya işitme kaybı tanısı konan bireylere yaşamlarını kolaylaştıracak her türlü girişimi desteklemek için buradayız. Bizim amacımız toplumsal bilinci artırabilmek. Bu etkinlikte çocukluk döneminde işitme kaybına yönelik tanı, tedavi ve rehabilitasyon süreçlerini konuşacağız. Genel olarak, işitme sağlığı korunması, yalnızca işitme kaybı olduğunda hekimlere başvurulmaması ve her 6 ayda bir kontrol yapılması gerektiğinin de altını çizelim" ifadelerini kullandı.

'İŞİTME DUYUMUZ TEHDİT ALTINDA'

İşitme duyusunun çok basit gibi gelen ama toplumsal, kişisel ve ailesel sağlık için çok önemli olduğunu belirten Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Kulak Burun Boğaz (KBB) Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Umut Akyol ise "Yokluğu ortaya çıktığında ne kadar ciddi olduğunu hepimizin fark ettiği bir duyumuz. Toplum içindeki beraberliğimizi ve hayatımızı sürdürebilmemiz, özellikle çocuklarda iletişim ve sosyal hayatlarını geliştirilebilmeleri açısından şart ve var olan bir duyumuz. Yokluğunda da çok ciddi sorunlar yaşıyoruz. Ancak günümüzde ise bu duyumuz tehdit altında. Kulaklık ile günde 8 saat kalarak çalışan gençler, trafikte gürültüye maruz kalan bizler, her gün işitme sağlığımızı ve dolasıyla genel sağlığımızı yitirme tehdidi altındayız. Bu nedenle hem profesyonellerin, öğrencilerin ve işitme ile ilgili sıkıntısı ailelerin bir araya geldiği toplantılar çok önemli" dedi.

'YÜKSEK SESTE GÜRÜLTÜYE MARUZ KALINMAMALI'

Toplantının alınan mesajların bir yere ulaşması ve paylaşılması açısından çok değerli olduğunu söyleyen Prof. Dr. Akyol, sözlerini şöyle sürdürdü: "İşitmemizi korumalıyız. Yüksek sese maruz kalmak, her zaman ileri dönemde işitme kaybı ve çınlama problemleri ile sonuçlanabilecek çok ciddi bir sıkıntıdır. Özellikle daha bilinçleri oturmamış ve kendilerini koruyamayan çocuklar ve gençler çok uzun süreli ve yüksek seste gürültüye maruz kalmamalıdır. Küçük çocuklarda işitme kaybı ile ilgili bir sıkıntı varsa, çocuk televizyonun sesini fazla açıyor ya da bir şey söylendiğinde tekrar tekrar soruyorsa işitme kaybı nedenli olacağını bilememiz lazım ve bu durumu atlamamak gerekir."

Whatsapp Hattı HEMEN ARAWHATSAPP